Dijital Vergilendirme Nedir? Kimler Dijital Hizmet Vergisi Öder?

 

Çevrimiçi reklamcılıktan dijital içerik satışına, aracılık platformlarından etkileşim sağlayan dijital hizmetlere kadar birçok dijital hizmet, internetin sunduğu olanaklarla daha fazla kullanıcıya ulaşmakta. Ancak bu genişleme, devletlerin vergi politikalarında da yeni düzenlemeleri beraberinde getiriyor. Türkiye’de dijital hizmetlerden elde edilen kazançları vergilendirmek amacıyla 1 Mart 2020’de yürürlüğe giren Dijital Hizmet Vergisi (DHV), dijital platformların yükümlülüklerini ve sorumluluklarını belirleyen önemli bir düzenleme olarak karşımıza çıkıyor. Peki, dijital hizmet vergisi tam olarak nedir, kimleri kapsar ve nasıl hesaplanır? Detaylar Papel Blog’da!

 

Dijital hizmet vergisi nedir?

 

Dijital Hizmet Vergisi (DHV), dijital ortamda sunulan belirli hizmetlerden elde edilen kazanç üzerinden alınan bir vergi türüdür. Bu vergi, Türkiye’de 1 Mart 2020 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Türkiye’de Dijital Hizmet Vergisi (DHV) oranı genellikle yüzde 7,5 olarak uygulanır. Bu vergi için vergilendirme dönemi genellikle takvim yılının birer aylık dönemleridir. Fakat, Hazine ve Maliye Bakanlığı, hizmet türleri ve mükelleflerin faaliyet hacimlerine göre bu dönemi üçer aylık olarak da belirleyebilir. Mükelleflerin bir vergilendirme döneminde vergiye tabi kazanç elde etmeseler bile bu dönemlerle ilgili olarak beyanname vermeleri gerekir.

 

Dijital hizmet vergisi hangi hizmetleri kapsar?

 

Dijital hizmet vergisinin kapsamına giren başlıca hizmetleri şu şekilde sıralayabiliriz:

• Çevrimiçi reklam hizmetleri: Dijital ortamda sunulan her türlü reklam hizmeti.

• Dijital içerik satışı ve hizmetleri: Müzik, video, oyun, uygulama gibi dijital içeriklerin satışı veya bu içeriklerin dijital ortamda dinlenmesi, izlenmesi, oynanması veya kaydedilmesine yönelik hizmetlerin tümü.

• Kullanıcıların etkileşimine imkân tanıyan dijital platformlar: Kullanıcıların birbirleriyle etkileşime geçebildiği dijital ortamların sağlanması ve işletilmesi hizmetleri.

• Dijital aracılık hizmetleri: Belirli dijital hizmetlere yönelik aracılık hizmetleri.

 

Dijital hizmet vergisi nasıl hesaplanır?

 

Dijital Hizmet Vergisi (DHV), dijital ortamda sunulan belirli hizmetlerden elde edilen brüt gelir üzerinden hesaplanır. Türkiye’de bu verginin genellikle %7,5 oranında uygulanır. Bu oran, dijital hizmet sağlayıcısının Türkiye’deki kullanıcılardan elde ettiği toplam brüt gelirine uygulanır. Daha iyi açıklayabilmek için örnek bir hesap yapalım:

 

Diyelim ki dijital hizmet sağlayıcısı Türkiye’deki kullanıcılarından bir ay içerisinde toplam 100.000 TL brüt gelir elde etti. Bu oranla vergi oranını çarparak kolayca vermesi gereken vergi tutarını hesaplayabiliriz.

 

100.000 TL x %7,5 = 7.500 TL

 

Yani bir ay içerisinde toplam 100.000 TL brüt gelir elde eden dijital hizmet sağlayıcısı ilgili ay için 7.5000 TL DHV ödemelidir.

 

Dijital hizmet sağlayıcılarının yükümlülüklerini doğru ve zamanında yerine getirebilmeleri için dikkat etmeleri gereken birkaç nokta daha var. Bunlardan ilki DHV’nin genellikle aylık dönemler halinde beyan edilmesi ve vergilendirme dönemini takip eden ayın sonunda ödenmesinin gerekmesidir. Fakat, Hazine ve Maliye Bakanlığı bu dönemi üçer aylık olarak da belirleyebilir. Bu sebeple ödeme yapılacak dönemlerin takibini yapmak ilerleyen dönemde mağduriyet yaşamamak için önemlidir. Bununla beraber bu vergi kesilen faturalarda ayrı bir kalem olarak belirtilmediğinden gelir beyanında bulunurken bu konunun da dikkate alınması gerekir.

 

Dijital hizmet vergisinden kimler sorumludur?

 

Dijital Hizmet Vergisi (DHV), dijital ortamda sunulan belirli hizmetlerden elde edilen hasılat üzerinden alınan bir vergi türüdür. Bu verginin mükellefleri, dijital hizmet sağlayıcılarıdır. Türkiye’de veya yurt dışında yerleşik olmalarına bakılmaksızın, Türkiye’de dijital hizmet sunan tüm sağlayıcılar bu verginin kapsamındadır. Fakat, Türkiye’den elde ettiği gelir 20 milyon TL’den az olan ve dünya genelinden kazandığı gelir 750 milyon Euro ya da muadili döviz karşılığı Türk lirasından az olanların bu vergiyi ödemesi gerekmez.

 

Dijital hizmet vergisi muafiyeti

 

Dijital Hizmet Vergisi (DHV) muafiyeti, belirli koşulları sağlayan dijital hizmet sağlayıcılarının bu vergiden muaf tutulması anlamına gelir. Türkiye’de DHV muafiyeti için dijital hizmet sağlayıcısının Türkiye’den elde ettiği gelir 20 milyon TL’den az olması ve dünya genelinden kazandığı gelir 750 milyon Euro ya da muadili döviz karşılığı Türk lirasından az olması gerekir. Bu eşiğin altında kalan dijital hizmet sağlayıcıları DHV’den muaftır. Fakat, unutmamak gerek ki muafiyet için her iki şartın da karşılanması gerekir, sadece bir şartı karşılamak muafiyet için yeterli değildir.

Bununla beraber dijital hizmet vergisi uygulamasında bazı istisnalar da vardır. Mesela, Telgraf ve Telefon Kanunu’nun Ek 37. maddesi kapsamında üzerinden Hazine payı ödenen hizmetler, Gider Vergileri Kanunu’nun 39. maddesi kapsamındaki hizmetler gibi belirli hizmetler DHV’den istisna tutulmuştur.

 

Dijital hizmet vergisi nasıl ödenir?

 

Dijital Hizmet Vergisi’nin (DHV) ödenmesi ve beyanı, belirli prosedürlere tabidir. Bu prosedürleri şu şekilde sıralayabiliriz:

 

Beyanname verme süreci

 

Dijital hizmet sağlayıcılarının her vergilendirme dönemine ait beyannamelerini hazırlamaları gerekir. Vergilendirme dönemi genellikle takvim yılının birer aylık dönemleridir. Beyannamelerin, hazırlandıktan sonra vergi dönemini takip eden ayın sonuna kadar Gelir İdaresi Başkanlığı’nın (GİB) dijital hizmetler web sitesi üzerinden çevrimiçi olarak iletilmeleri gerekir.

 

Ödeme

 

Ödeme işlemi de beyanname gönderimi sırasında GİB’in dijital hizmetler online sayfası üzerinden banka kartı veya kredi kartı kullanılarak gerçekleştirilebilir. Ayrıca, vergi daireleri veya tahsile yetkili bankalar aracılığıyla da ödeme yapılabilir. 

 

Ödemelerini yaparken Papel Dijital Cüzdan’ın kolaylığından yararlanabilirsin. Papel’e üye ol, Papel Dijital Cüzdan’ı kullanmaya hemen başla.

 

Kaynaklar: 1.

 

Bu blog yazısında sunulan bilgiler; yalnızca genel nitelikte olup hukuk, finans veya yatırım danışmanlığı teşkil etmemektedir. İçerik, bilgilendirme amacıyla hazırlanmış olup, özel durumlarınız için profesyonel danışmanlık almanız tavsiye edilir. Yazıda yer alan ifadeler, herhangi bir bağlayıcılık veya sorumluluk doğurmamakta, yalnızca yazarın değerlendirmelerini yansıtmaktadır. Alacağınız kararlarda tüm sorumluluk tarafınıza ait olup, Papel Elektronik Para ve Ödeme Hizmetleri A.Ş. bu bağlamda herhangi bir yükümlülük kabul etmemektedir.